71 yaşındayım, bugüne değin gördüğüm her iktidar, işlerini hep yoksul halka inat yaptı. Ülkemizin politik iklimi hakkındaki ilk bilgiyi, 12 yaşında bir çocuk iken radyodan öğrendim. 27 Mayıs İhtilal sözcüsü Türkeş radyoda, ihtilali neden yaptıklarını anlatıyor, akşamki ‘Yassıada’ duruşma saatinde ise, suçlar ve suçlular tanıtılıyordu. Özetlersek: Demokrat Partinin; kurduğu “Vatan…
Yorumlar kapalıFikir Kazanı Yazılar
Sosyal medyada hesap açmış olsa da etkili olarak kullanamıyordu. Hemen ‘akıl hocam’ dediği Ayşe’ye telefon edip, akşam üzeri çardakta buluşmayı teklif etti ve söz aldı. Sonra çay yanında ikram edecekleri için eli işte, düşleriyle de geçmişte olarak hazırlığa başladı. * Mutlu bir evlilik yapıp anne-babasını mutlu edememiş, onlara özlemleri olan…
Yorumlar kapalıKarabasanları olmayan çok sayıda güzel rüyaların olduğu huzurlu bir gece geçirmişti. Tatlı tatlı esneyerek gerindi ve bir o yana bir bu yana dönüp sevinç içinde gözlerini araladı. Biraz ter koktuğunu anladı ve içinden: “Biraz sonra duş alırım” -dedi. Bugün yatak onu içine çekmek istiyor, bırakmak istemiyordu. Hem, zaten dün bahçede…
Yorumlar kapalıDün, gün boyu aralıklı olarak gök gürültüsü ve şırıltılar eşliğinde yaz yağmuru yağarken kızgın toprak, damlacıkları aç kalmışın iştahıyla tıs tıs sesleri çıkararak emiyor ve dışarıya sigara içmiş gibi buhar üflüyordu. Bugün yağmur yok, hava çok sıcaktı. Bu hava gün yarısından sonra daha çok yorardı insanı. Eğer bir işiniz için…
Yorumlar kapalıEsra Erol evlenme programlarına devam etsin. Çünkü anladığım kadarıyla ülkemiz Atv ekranında Esra Erol’un program yapmasına mecbur. Evlendirme programlarını hiç seyretmemiştim ama çok tepki aldığını duyardım. Sanırım oyuncu ajanslarından bulunan birtakım şahıslarla hazırlıyorlardı o yapımı. Sanki daha masumdu o evlendirme olayları. Sonuçta aralarında oyun döndürüyorlardı. Ülkede kim bilir ne yetenekli…
Yorumlar kapalıBir başına kalmışın, ya da bir sese bir nefese özlem duyanların; karanlığı ve karabasanı bol, bitmek tükenmek bilmez geceleri olur. Buna ‘yalnızlık’ diyebiliriz, ayrıca bunu ‘acımasız gece’ olarak da tanımlayabiliriz. İşte, Birsen’in yalnızlığı tam da böyleydi. O, emekli olunca belki; öğrencisiz, arkadaşsız kalmış, ancak bu boşluğu annesi, komşuları, bahçe işleri…
Yorumlar kapalı80’li yılların henüz başıydı…40 yıllık bir maziye sığmış bu plazaların bir dili olsa da şimdi konuşsa… Sağ ve sol görüşçüler 80’lerde çarpışa dursun, gökdelenlerin gölgesinde, şehrin silüetini, iklimini ele geçirmek isteyenlerin mucitliği baş göstermiş o yıllarda. Yapı Kredi Plaza kimliğini alarak Türkiye’nin ilk kurumsallığının ev sahipliğini yapmıştı Levent’te… 1990 lı…
Yorumlar kapalıBirsen, emekli olmadan önce kiracısı olduğu evdeki buzdolabı, çamaşır makinesi, fırın, karyola, koltuk gibi eşyalarını, evin yeni kiracısı bankacı genç kıza çok uygun bir ücretle verirken, içinden de samimi bir oh çekmişti, çünkü baba evinde bu eşyalara gerek de yer de yoktu. Zaten oldum olası göç etmeyi de eşya taşımayı…
Yorumlar kapalıBirsen, kendisine çok acı yaşatıp yorgun bırakan dünün gecesinden, derinlerden gelen seslerin yankısıyla birdenbire uyandı. Bu gece hatırlamadığı, belki de hatırlamak istemediği çokça rüya görmüştü. Yataktan kalkar kalkmaz, bahçeye bakan iki tarafı açılır kanatlı, ortası ise sabit pencerenin iki kanadını da açtı. Gözlerini kısıp, başını hafifçe öne eğerek, burun deliklerini…
Yorumlar kapalıTürkçede “merkep” diye çevrilerek “eşek” manasında kullanılan “merkeb” kelimesi, köken itibariyle Arapça bir kelime olup, Arapçada “binilen şey” manasında kullanılmaktadır. Binilen şeyler genelde ulaşım vasıtası, binici olanlar ise genelde bizler, yani insanlar olmaktadır. Her merkebin kendine has farklı özellikleri olmakla beraber, ortak özelliği binicisinin (taşıdığı şeyin) kıymeti ölçüsünde değer kazanmasıdır.…
Yorumlar kapalı