Tarafınızı iyi seçin…

Tarafınızı iyi seçin…

İnsanlar… Nasıl da sevgisiz, nasıl da empati yoksunu ve ne kadar yalancı ve benciller. En azından büyük bir kısmı böyle. Ne yapalım peki yok mu edelim sırf böyleler diye koca insanlığı?

Kainat bir düzen içinde ve bilmediğimiz bir zamandan beri ve hatta bilmediğimiz bir zamana kadar var olacak. 

İnsanlar, koca kainat içinde bir toz zerresinin atom parçacığından bile küçük varlıklar. 

Hal böyleyken elbette büyük olanın terazisinin de bir yargı sistemi var. 

Karma yasasına göre her iyilik de, kötülük de kainatta kendine yer edinmeyi başarmış canlıya bir gün döner. 

Ya da dini söylemlerle kimse yaşattığını yaşatmadan ölmez.

O vakit kin gütmek, düşmanlık etmek, nefret duymak öyle anlamsız ve boş ki; yapılacak en mantıklı iş bu inançlar doğrultusunda olayları göğe havale edip kendini hayatın olağan akışına ve evrenin ahengine bırakmak.

Zor ama her daim en havalı davranış biçimi kibar olmak…

Başka bir deyişle nezaket sahibi olmak oldukça karizmatik!

Yine de yaşam döngüsünde birey olarak, hassas davranacağımız en önemli konu insanların ve hatta duyguları olduğu bilinciyle hiçbir canlının kalbini kırmamaya özen göstermek.

Çünkü her kırdığınız kalp dünyadaki bir sevgi tapınağı. Ve siz bir kutsal mekanı bile isteye yahut bilinçsizce dağıttığınızda karma yasası belirsiz bir zamanda aleyhinize işliyor.

Ve en önemlisi de sevgi şu yaşadığımız gerçekliğin içindeki en kutsal varoluş bence. 

Sevgi dolu günler…

Kainat iyiyle kötünün, sevgiyle nefretin dengesi üzerine kurulu. Tarafınızı sevgiden yana seçin. 

İlahi yargı hep sizden yana olsun…