"Enter"a basıp içeriğe geçin

Cinayetlerin 60. Yılında İdam!

Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Millet iradesi üzerinde ne askeri ne de sivil darbecilerin vesayetini kabul etmiyoruz. 59 yıl önce kaybettiğimiz Menderes’i, Zorlu’yu ve Polatkan’ı rahmetle ve saygıyla anıyorum…

“Bilmiyor gülmeyi sakinlerinin binde biri; Bir vatan derdi birikmiş bir avuçluk karada; Kuşu hicran getirir, dalgası hüsran götürür; Mavi bir gölde elem katresidir Yassıada.”…

Faruk Nafiz Çamlıbel’in bu dizelerini Cumhurbaşkanı Erdoğan, Demokrasi ve Özgürlükler Adası’nın açılışında dile getirdi.

27 Mayıs’ın 60. Yılı. 59 yıl önce işlenen cinayetlerin acısı dün gibi hafızalarımızda…

“İhtilal yönetimi, Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan’ı asarak hem asla kapanmayacak, unutulmayacak bir yara açtı, hem de bir siyasi kan davasının temelini attı!..” diyor, Ümit Zileli, Korkusuz Gazetesi’ndeki köşesinde.

Dünkü köşesinde idam üzerine detaylı bir yazı yazmış. Erken seçim söylentilerinin gündemde olduğu bu günlerde idam üzerine bir kaç kelam etmek istedim bende.

Erken seçimle ne alakası var diyeceksiniz ancak, böyle derin meseleler tam da salgındı, ekonomiydi, seçimdi derken, yani algılarımız başka yönlerdeyken gündem olup, aniden kararlara dönüşebiliyor, bunu yakın tarihimizde; Yeni İnfaz Yasası’nda yaşadık. 1-2 sene önceden gündem oldu, ardından hemen yasalaştı malum…

Zileli yazısında şöyle devam ediyor;

“Bir ortaçağ ilkelliği demek olan bu ceza, “kana kan, dişe diş” diye özetlenebilecek intikam hırsının yasalara geçmiş halidir. Bugün çağdaş olarak adlandırılan, dünyada neredeyse ortadan kaldırıldığı da bir gerçek.Evet, ABD’nin bir kısım eyaletlerinde halen geçerli; yeniden ortaçağa dönüş sürecindeki dünyada faşist ve ırkçı liderlerin halkın bir bölümünün sempatisini kazanmak için “idam” meselesini dillerine doladıklarını da biliyoruz.”

Hepimizin bildiği gibi Ağustos 2019’da yaşanan Emine Bulut cinayetiyle ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Benim gönlüm idamdan yana, parlamentodan çıksın ben onaylarım” demişti.

Bu mesele tekrar gündem olmadan dikkat çekmek istediğim bir nokta var…

Kamuoyunda, idam cezasının caydırıcı olduğuna yönelik yaygın kanaate rağmen, mevcut istatistikler ve araştırmalar bu tezin aksini ortaya koyuyor. Yani idam bir çözüm değil!

Uzmanlar idam cezasını kaldıran farklı ülkelerde cinayet ve tecavüz gibi ağır suçlarda bir artış olmadığına dikkat çekiyor.

Tamamen katılarak sayın Zileli’nin sözüyle kapanışı yapmak istiyorum…

“Ancak ne şekilde olursa olsun idam ilkelliktir, yasa yoluyla zorbalıktır ve intikam aracıdır!..”