Her sene zihnimizde canlanan, karanlık günlerin adıydı 28 Şubat. Ne olmuştu da kara gün denmişti? Televizyon kanalları ‘’irtica faaliyetleri, laiklik elden gidiyor!’’ diye haber yapadursun; yan sokakta, hastanede, durakta hatta üniversitelerde bile coplanan kızları, resmi kurumlardan yaka paça atılan ablaları, kızımın hali ne olacak diye feryat eden anneleri gördüğümüz yıllardı.…
Yorumlar kapalıAy: Şubat 2018
Veda etmeyi seven biri değilim, vedaların nasıl yapıldığına dair de bir tecrübem yok. Gitmenin vakti geldiği zaman birkaç söz söylenir, sözlerimi acemi bir dille yazacağım. Hatalarımı şimdiden mazur görmenizi rica ediyorum. Mümkün mertebe kendime ve içinde yaşadığımız topluma bir şeyler katmaya çalıştım. Umarım yazdıklarım bizleri iyiye götürmede iyi bir rol…
Yorumlar kapalıİnsanlık mı Dediniz? Zeynep Çoşkun, öğretmen! Twitter hesabından; “Bunlarda büyüse terörist olacaklardı zaten, öldükleri iyi olmuş, 2 kişi 2 kişidir yani, Acımam bana silah çekene, ne kendine ve evladına” diye yazarak paylaşmış! Bir öğretmen ve bir kadın olarak, duygularını! Belki de bir annedir, bunu paylaşan kadın! Bu duygularını paylaşmasına…
Yorumlar kapalıCumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan partisinin grup toplantısında 2019 seçimlerindeki Ak Parti-MHP ittifakının adını “Cumhur İttifakı” olarak açıkladı. Sürece bir gözden geçirecek olursak Devlet Bahçeli liderliğindeki MHP, 16 Nisan referandumunda Ak Parti’nin yanında yer alıp “evet” demişti. Referandum sonrasında iki parti arasında çok belirgin ve sert…
Yorumlar kapalı‘’Çocuklar olmasa ne olurdu?’’ Bu soruyu büyüklere değil de yaşları on bir ile on iki arasında değişen öğrencilerime sordum. Verilen yanıtlar da yüzleri gibi tertemizdi. ‘’Eğlence olmazdı hocam.’’ dedi biri. ‘’Lunapaaaark’’ diye atladı oradan diğeri. ‘’Doğru!’’ dedim. ‘’Lunaparklar olmazdı ve dolayısıyla eğlenmek de bu kadar kolay olamazdı. Düşünsenize atlı karıncalar…
Yorumlar kapalıİnsanları tanımak, hayatlarına dokunmak, dertlerini paylaşmak, acılarına merhem olmak, bu dünyada yaşanacak hazların en başında gelenlerden biri olsa gerek. Yeni insanlar tanımak, muhtemel sansasyonel acılara tanıklık etmeye gebedir. Her insan, farklı bir hikâye demektir. Tanıdıkça, hayatlarına dokundukça hikâyeleri belirir ve okunacak bir duruma gelir. Birçok hayat tanımanın ve içinde yer…
Yorumlar kapalı“Sevgili günlük” diye başlar mı cümlelerimiz Meri? Sen de yazar mısın bir gün, içinde hasret, elinden geçenleri? Sayılı gün çabuk geçer, derlerdi ya sevgi ya da sevgili, günlük bir şey miydi? Biliyorum, biliyorum. Kastettikleri yalnızca bir defter, güne dair notlar düşüldüğü için günlük diyorlar adına, onu da biliyorum. Ki biz…
Yorumlar kapalıSağcısı geldi veya solcusu kendisinden olanı kayırdı. Kısaca yediler, içtiler ve kudurdular. Arada kendisinden olan arkadaşları dahi zarar görmesine rağmen. “Ya pardon vallahi senin bizden olduğunu unuttuk.” Dediler ve gönlünü aldılar. Neyse ki oda onları affetti dargınlık bitti. Sefer mi, zafer mi? Tartışmaları sürerken herkes alabildiğini aldı. Kimi dükkan soydu,…
Yorumlar kapalıKalemim varmıyor yazmaya, nereye yazsam da kabul etmiyor. Dilim söylemez oldu, yüreğim yangın yeri. Yazdığım kağıt bile kusacak sanki. Nerden başlasam, başlasam da hiç durmasam. Kime kızsam, kime haykırsam, kime yansam? Taşa anlatsam taş bile yerin dibine geçer inan ki. Utanıyorum, iğreniyorum böylesi bir vahşeti duyduğum için, yıkıldı yine can…
Yorumlar kapalıDünya öykü günü nedeniyle 10 yıl önce yazdığım bir öykümü paylaşmak istedim Reenkarnasyon Bilgisayarlara gömülmüş yüzlerce çalışanın doldurduğu oldukça büyük bir mekandı. Bilgisayarların başında olanlar sıkı bir şekilde çalışmaktaydılar. Her seferinde bir kartı takıyorlar, içindeki bilgileri kontrol ediyorlar, bilgiler doğrultusunda yeni programlar yüklüyor, yüklenen bilgiler ilgili adreslere yollandıktan sonra kartı…
Yorumlar kapalı