Ülkemiz, Osmanlı İmparatorluğu’ndan bu yana birçok darbe gördü. İttihat ve Terraki Cemiyeti’nin darbesi ile başlayan darbeler süreci, 1960 darbesi, 1971 muhtırası, 1980 darbesi, 1997 post modern darbesi ve 2007 e-muhtırasını kapsadı. Sözde, ülke ve milletin istikbali için yönetime el koyan ordu, kimi zaman ülkenin seçilmiş siyasilerini idam edecek kadar ileri…
Yorumlar kapalıKategori: Eğitim
Türkiye’deki sağ kanadın özellikle de AKP’lilerin ağzından hiç düşürmediği bir kavram var: Dava. Siyasi ve özel hayatlarını bu davaya adadıklarını söyleyen bu kişiler, siyasi gücü ellerine geçirdiklerinde asıl davalarının ne olduğunu, gericilik ve faşizmle harmanlanmış yollarını hepimize gösterdiler. Üstünde bu kadar durdukları davalarının neleri içerdiğine, bu dava sonucunda Türkiye’ye neler…
Yorumlar kapalıMerhabalar, Araştırmalar hepimiz için gerekli olan şeyler bunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Belki bu yazdıklarımı her yerde bulabilmeniz mümkün ancak insanların fazladan zarar gelmez düşüncesi ile kapıldım yine bir araştırma konusuna. Bu arada uzun zaman sonra tekrar buralara dönmek, sizler tarafından okunduğumu bilmek, hissetmek çok güzel bir duygu. Teşekkür ediyorum.…
Yorumlar kapalıŞimdi bayram zamanı, arkamızda bıraktığımız ramazana veda zamanı. Şöyle bir geriye bakıp değerlendirmeden geçmek istemedim. Tutabildiğimiz ve tutamadığımız oruçlar, hâkim olup olamadığımız nefsimiz ve bu ayın sadece aç kalmaktan ibaret olduğunu sanan birtakım insanlar… Böylece bir Ramazan ayı daha iyi kötü hatıralarıyla geride kaldı. Giderken yüreğimizde bıraktığı derin yaralarla “yine…
Yorumlar kapalıAKP’nin 15 yıldır sürmekte olan uzun iktidarı boyunca parti ve hükümet ileri gelenleri tarafından her vesileyle dile getirilen bir husus var; diyorlar ki “Herkes bize oy vermiyor da olsa, biz bütün topluma hizmet için buradayız”. Nitekim AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kendisi de yeri geldiğinde “Kimsenin hayat tarzına karışmıyoruz;…
Yorumlar kapalıSon senen geldi çattı ey Şaban! Ne idin, ne oldun, ne olacaksın? Hayat bir su içimi kadar kısa… Gençliğine doymadan geçiyor… Ölmeye hazır ol! Bu dizelerin sahibi Çarşambalı önemli bilim adamlarından olan Şaban Kuzgun. 1974 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi son sınıfta iken karnesinin arkasına yazmış bu mısraları… Daha o…
Yorumlar kapalıGeçip giden güzellikleri hatıralara bıraktık. Ve yeni yeni güzelliklere kucak açıyoruz her geçen gün. Ama olmuyor! Hiçbir şey eskiden olduğu kadar, eskide durduğu kadar güzel durmuyor işte hayatımızda. Ne o vazgeçilmez tatları alıyoruz ne de o vazgeçilmez tatları sunabiliyoruz şimdi. Birkaç kişi bir araya gelsek, hep eskilerin güzelliğinden söz eder…
Yorumlar kapalıHayırlısıyla bir döneminde sonuna geldim. Okulumu, sınavlarımı her şeyi kapattım. Önümde uzun bir tatil dönemi var, 4 ay kadar… Bu süre zarfında ne yapacaklarımı şimdiden düşünmeye başladım bile. Tabi ki bir öğrenci olarak önce çalışmam gerekiyor. Ramazan’da geldiğine göre, nasıl çalışacağım oruçlu oruçlu? soruları kafamda dönüyor durmadan. Ama eminim ki,…
Yorumlar kapalıBir Çarşambalının memleketinden ayrılıp gurbete gittiğinde, nereli olduğu sorusunun ardından vereceği “Çarşambalıyım” cevabından sonra muhatabı olduğu ilk soru “Gerçekten Çarşamba’yı sel aldı mı?” sorusu olacaktır. Tabi ki, Çarşamba’yı sel alıp almadığının merak edilmesinin sebebi “Çarşamba’yı Sel Aldı” türküsü. Kendisi de Çarşambalı olan rahmetli Yıldıray Çınar, anonim olan “Çarşamba’yı Sel Aldı”…
Yorumlar kapalıHayaller, düşler ve umutlar ortasında yaşamak… Bir sonraki anda değil, yaşadığı anda kalmak ve o anın keyfini sorgusuzca çıkarmak. Sanki hiç bitmeyecek gibi sadece mutlu olduğu ana odaklanıp kalmaktır çocuk olmak… Masallardan arkadaş edinip, bulutlardan yaptığı atın üzerine binip, macerada at koşturmaktır çocuk olmak. Evcilik oyunu oynayıp, sonrasında topu kaptığı…
Yorumlar kapalı