"Enter"a basıp içeriğe geçin

Sezon Finali

Gömüldüm yine bu satırların başına,karalıyorum bir şeyler. Yalnız bu karaladığım satırlar beni sizlerden bir ay ayıracak bir metine dönüşecek. Ne güzel cümle kurdum yahu. Bu kadar güzel cümlelere alışığız tabi ki, birazcık ego yaptırayım kendime. Bu yazıyı İbrahim Tatlıses – Sarhoş parçasını ile döküyorum cümlelere, kelimelere, işaretlere. Aman hemen şey yapmayın, 1 ay yokuz diye son yazımızda ağlamayalım değil mi?

Tatil sürem uzamayacak gibi bir planlama yaptım, ancak bir aksilik çıkar ve uzarsa bunu mutlaka sizlere bildireceğim, hiç şüpheniz olmasın.

Son günlerde beni mutlu eden şeyler
1. Kilo vermem
2. Galatasaray’ın durmak bilmeyen transfer harekatı
3. Ve son olarak, deniz kokusunun buram buram yaklaşması

Sizlere geçenlerde bir belgesele veya diziye başlayacağımı söylemiştim. Fakat bir film izleyerek bunu analiz etmek istedim. Onu derin bir şekilde inceleyemedim ancak kısaca bahsedecek olursak;

‘Yaz Aşkım’ 2014 yapımlı IMDB 5,9 oy alan bir film. Çok dikkatinizi çeker mi bilemiyorum fakat izlerken keyif alacağınız güzel bir içerik. Aile filmi diyebilirim. Romantik komedi tarzında, biraz eğlenceli bir şeyler izlemeyi tercih ederiz genellikle bu mevsimlerde. Kış mevsimi soğuktur, sarılacak bir battaniye, içecek bir kahve ve ağlayacak bir film ararız. Yaz mevsimi öyle mi?
Değildir tabi ki, eğlenmek ister insan yahu. Bu sayede size önerebileceğim bir film. İzleyiniz, izletiniz…

Bu arada yeni bir kitaba başladım bugün. Okulumda çok değerli bir hocamızın, ders içerikli kullandığı bir kitaptı fakat bölümüm ve donanım açısından bana yararı olacağını düşündüğüm için okumayı tercih ediyorum.
Samuel Huntıngton – Medeniyetler Çatışması

Tatile gidecek arkadaşlara tavsiyeler
1. Alevli şortlardan vazgeçin
2. Deniz, umumi tuvalet değildir, sadece girmek için kullanın
3. Yanarken kızarmış soğana dönmemek için krem kullanın

Bu arada, bugün çok değerli bir arkadaşım kendi radyosu için bir spikerlik teklifi yolladı, çok teşekkür ederim, yakında yine güzel bir projeyle karşınızda olabilirim. Heyecanla bekleyin.

Yazımın sonlarına gelirken, buralardan bir daha dönmemek üzere gidiyormuş gibi davranmak istemiyorum ancak hayatın neler göstereceğini bilemeyiz. Biraz duygusalım diyebilirim. Bu zamana kadar okuyan, beğenen, bana destek olan, yanımda olan bütün herkes, bütün okuyanlar için teşekkür eder ve haklarını helal etmelerini, bir hatam varsa affetmelerini rica ederim. Sizler ve kendim için bir şeyler yapmaya çalıştığımı asla unutmayın. Bu yazıları okurken belki bir kesim beğenmiyor, bir kesimin içini acıtıyor, olsun ben hepiniz için tekrar tekrar bu satırları karalarım. Yeter ki siz kendinize bir şeyler katın. Sizleri seviyorum kendinize dikkat edin, Eylül – Ekim aylarında görüşmek dileğiyle.

Günün Sözü
“Sözler hakikat değildir, ağızdan çıkan seslerdir. Hakikati öğrenmek için söze değil yaşamaya ihtiyaç vardır.”
Şemsi Tebrizi