Aşılmaz gerçeğimiz deprem, belki de “alıştığımız gerçeğimiz deprem” dersek daha doğru bir ifade biçimi kullanmış oluruz. Bilindiği üzere, ülkemiz; fay hatlarının yoğun olarak geçtiği deprem ülkelerinden birisidir. Yapılacak çalışmalara bu bilinçle bakmak gereği vardır. 1999 Marmara depremi ve 2011 Van depremini; depremin merkezinde yaşayan biri olarak, bu büyük depremlerin üzerinden…
Yorumlar kapalıKategori: Doğal Bilimler
Bilindiği üzere geçtiğimiz hafta 30 Ağustos Zafer Bayramı cuma gününe denk gelmesi nedeniyle Diyanet İşler Başkanlığı cuma hutbesini, bu büyük zaferimizi anlatmak üzerine yazmış ve tüm camilere göndermişti. Cami imamlarımız son derece güçlü hitaplarla bu coşkuyu anlatırlarken bu zaferin kazanılmasında en önemli pay sahibi ve düşmanın yurttan nasıl atılacağı konusunda…
Yorumlar kapalıTürkiye’de kafası esen, canı sıkılan, partisine küsen, kendisinden başka doğru görmeyen, velhasıl şartları tutan, isteyen herkes parti kurabiliyor. Yanlış anlaşılmasın partiye karşı değilim ancak ne var ki tüzüklerini incelediğimizde birbirinin fotokopilerini alıp çoğaltmışlar dersek abartmış olmayız. Araya bir iki süslü cümle yerleştirip yeni diye sunmak argo tabirle “anasını boyayıp babasına…
Yorumlar kapalıMerhaba değerli okurlar; 🙂 Geçenlerde ağlamakla ilgili bir haber izledim ve bu yazımda ağlamanın insaniyet belirtisi olduğunu vurgulamak istiyorum. Biz insanlar üzüldüğümüzde, sevindiğimizde, şaşırdığımızda, korktuğumuzda veya birden fazla duyguyu aynı anda yaşamak gibi duygu karmaşalarında tuzlu bir sıvı ile kendimizi, duygularımızı ifade edebilmekteyiz. Bu tuzlu sıvıya gözyaşı ( gözyaşı bezlerince…
Yorumlar kapalıİyi ve mutlu bir evlilik, her gencin hayallerini süslüyor. Tek düşünülen ise kendilerine uygun bir eş bulup, bir ömrü birlikte geçirmek. Ama kurulan hayaller ve gerçekler bambaşka olunca umutlar da bir bir tükeniyor işte. Evliliğin temel taşlarını oluşturan güven, saygı ve sevgi eksik olunca devamlılığı da gelmiyor. Oysa “Eşleriniz, sizi…
Yorumlar kapalıSon günlerde sıkça duyduğumuz, artık herkesin dilinde ve hemen hemen her işletmeye başlık olan “muhafazakâr” kelimesinin üzerinde durmanın zamanı geldi de geçiyor bile. Peki nedir bu muhafazakâr kelimesi? Kelime anlamı, sahip olduğu değerleri muhafaza eden kişidir. Ve geleneksel sosyal etmenlerin muhafaza edilmesini destekleyen politik ve sosyal bir felsefedir. Daha belirgin…
Yorumlar kapalı“Abartı ve gösteriş merakı sahteliği ve kargaşayı tetikler. İnsanlığın ve dünyanın sadeliğe ihtiyacı var.” Geçen gün izlediğim çok güzel, kısa ama öz bir televizyon programı “Mesele” de böyle anlatılıyordu sadelik. Bu güzel programdan bahsetmeden olmazdı. Hele televizyonlarda o kadar boş ve lüzumsuz yayınlar var ki, böylesi bilgi yüklü bir programı…
Yorumlar kapalıŞimdi bayram zamanı, arkamızda bıraktığımız ramazana veda zamanı. Şöyle bir geriye bakıp değerlendirmeden geçmek istemedim. Tutabildiğimiz ve tutamadığımız oruçlar, hâkim olup olamadığımız nefsimiz ve bu ayın sadece aç kalmaktan ibaret olduğunu sanan birtakım insanlar… Böylece bir Ramazan ayı daha iyi kötü hatıralarıyla geride kaldı. Giderken yüreğimizde bıraktığı derin yaralarla “yine…
Yorumlar kapalıGeçip giden güzellikleri hatıralara bıraktık. Ve yeni yeni güzelliklere kucak açıyoruz her geçen gün. Ama olmuyor! Hiçbir şey eskiden olduğu kadar, eskide durduğu kadar güzel durmuyor işte hayatımızda. Ne o vazgeçilmez tatları alıyoruz ne de o vazgeçilmez tatları sunabiliyoruz şimdi. Birkaç kişi bir araya gelsek, hep eskilerin güzelliğinden söz eder…
Yorumlar kapalıVarlık ve yokluk arasında savrularak devam ettiğimiz hayatta ne çok olaylarla karşı karşıya kalıyoruz. Kimi zaman bizleri bekleyen olayları gülümseyerek, kimi zaman ise üzülerek karşılıyoruz. Bunun sebebi gerçekten karşılaştığımız olayların bizi iyi ya da kötü etkilemesi mi? Yoksa hiçbir şeyden memnun olmama, olamama hâli midir? Küçük yaşlardaki çocuklardan tutunda, yetişkin…
Yorumlar kapalı