Eğitimciler, her konuda az-çok bilgi sahibi olması gereken kişilerdir. Okullarda her konuda az-çok bilgiyi de: ‘Hayat Bilgisi’ dersi kazandırır. ‘Hayat Bilgisi’; okula yeni başlayan çocuklara, üç yıl süre ile verilen bir dersin adıdır. ‘Hayat Bilgisi’, bazı lokantalarda: ‘Aşçı Tabağı’ adıyla servis edilen bir yemeğe benzer. O tabak içinde, her çeşitten…
Yorumlar kapalıYazar: Emin Toprak
Bingöl-Kiğı- Zeynelli Köyü’nde 19/03/1950’de doğdum.
Köyümde İlkokul (1957-1962)
Erzurum Yavuz Selim İlköğretmen Ok.(1962-1968)
İstanbul Atatürk Eğim Enst. Eğitim Böl.(1973-1977)
ve Marmara Ün. PDR bölümü Lisan tamamlama...
5 yıl İlkokul Öğretmeni,
16 yıl Rehber Öğretmen,
19 yıl Eğitim Müfettişi olarak 40 yıl çalıştım.
2013 yılında emekli oldum.
Halen emekli Matematik öğretmeni eşimle birlikte İstanbul’da oturmaktayız. 2 çocuk ve 2 de torunumuz var.
https://etoprak1950.blogspot.com/
Blogumda DOSTÇA yazılar yazıyorum.
Herkesin yaptığı gibi ben de kendimle baş başa kaldıkça bir başkasıyla paylaşmadan sadece içimdeki ‘ben’ ile konuşur, didişir, barışırım. Bu yargılayan, sorgulayan, suçlayan, aklayan, alkışlayan yöntemi her insan içinde yaşar ve kendine özel bir yol bularak uygular. İşte bu farklı yöntemler de eylem-söylem farklılığı yaratır, o insanın ‘iyi’ ya da…
Yorumlar kapalıTüm inançların kendilerine özel gün ve bayramları vardır. Bizde pek çok gün ile Ramazan ve Kurban Bayramı kutlanır. İki gün sonra Ramazan Bayramı. Dini bayramların kutlanışlarını hep düşünür çokça ‘niçin’ sıralarım. Niçin: *İnsanlar oruç tutar ve kurban keserler. *Herkes en yeni kıyafetlerini giymeye çalışır. *Çocuklara ‘bütçeye uygun’ yeni kıyafetler alınır.…
Yorumlar kapalıAlışılmış bir ortamdan, bilinmedik bir ortama geçiş yapan her canlının bazı ürkü ve korkuları vardır. Bunlar, hemen hepimizin yaşadığı, bildiği veya tanığı olduğu durumlardır. Bir canlının doğduğu anda çırpınıp ağlaması gibi. Ağlamayı belki bazı fiziki koşullar hazırlar, hızlandırır. Fakat bu ağlamanın ana nedeni; o canlının gelmiş olduğu korunaklı-güvenli ortamı araması…
Yorumlar kapalıBir günün tarihçesine baktığımızda, birden çok acı-tatlı olay yaşandığı ve her olayın da bir öyküsü olduğu ortaya çıkar. Bugün 16 Mart! Öğretmen-öğrenci-veli herkes için anlamlı bir gün. Osmanlı Devleti, Tanzimat reformunu yürütecek bir eğitim sistemi ister. Bunun için de çağdaş eğitim-öğretim yöntemlerini bilen, ilimleri okutacak öğretmenlere ihtiyaç vardır. Bu öğretmenleri…
Yorumlar kapalıKadın anadır. “Ana” ise doğanın ana belirleyeni, en başat öznesidir. İnsanın varoluşunda da en önemli özne kadındır. Kadın; doğuran, doyuran, koruyan, yönlendiren, emekle, sevgiyle, bir arada tutup yaşamı belirleyendir. Kısacası: ‘ana arı’ olmadan yaşam olmaz ki! Bugün: “Dünya Kadınlar Günü”. Yaşanan ‘acı’ ve sevinçler toplumsal bellekte unutulmadan kalsın diye seçilir…
Yorumlar kapalıBu yazı dizisi öğrencilerin ‘yarıyıl tatili’ sevinç çığlıkları ile başlamıştı. Peki, sevinç çığlıkları ne zaman ve niçin atılır? Bu soruya verilecek değişmez bir cevap vardır o da şöyledir: Bir ‘müjde’ alanlar veya kötülükten kurtulanlar sevinç çığlıkları atarlar. Demek ki, öğrenciler okuldan ayrılmayı ‘bayram’ ilan etmişler! Peki, öğrenciler/çocuklar yani en değerli…
Yorumlar kapalıOkullarda neler oluyor diye yola çıkmıştık, devam ediyoruz. Eğitim sürecinin tarihsel bir genellemesini yaptıktan sonra da okula ya da dersliklere girmek istiyorum. İnsanlar dünyaya bir genetik miras ve beş duyu organıyla donanmış bir bedenle gelirler. Her canlı gibi onun da amacı güven içinde, sağlıklı-mutlu yaşamaktır. Lütfen dikkat ediniz her canlı…
Yorumlar kapalı