Çok ağır sosyal-ekonomik sorunlarla kışa girmek üzere iken; 1 Ekim’de TBMM’de yaşanan olay herkes için ‘şok’ oldu. Ve bu konu her; ev, köy, mahalle, meydan, ekran, eli kalem tutan-tutmayan genç-yaşlı-herkesin konuştuğu ve çokça ‘acaba!’ sıraladığı günleri başlattı. Konuyu: MHP lideri Sn. Devlet Bahçeli, DEM Partililerin oturduğu sıralara giderek selamlaşması-tokalaşması başlatmıştı.…
Yorumlar kapalıYazar: Emin Toprak
Bingöl-Kiğı- Zeynelli Köyü’nde 19/03/1950’de doğdum.
Köyümde İlkokul (1957-1962)
Erzurum Yavuz Selim İlköğretmen Ok.(1962-1968)
İstanbul Atatürk Eğim Enst. Eğitim Böl.(1973-1977)
ve Marmara Ün. PDR bölümü Lisans tamamlama...
5 yıl İlkokul Öğretmeni,
16 yıl Rehber Öğretmen,
19 yıl Eğitim Müfettişi olarak 40 yıl çalıştım.
2013 yılında emekli oldum.
Halen emekli Matematik öğretmeni eşimle birlikte İstanbul’da oturmaktayız. 2 çocuk ve 2 de torunumuz var.
https://etoprak1950.blogspot.com/
Blogumda DOSTÇA yazılar yazıyorum.
Ötleğen kuşları; çok sevimli, küçücük, çok güzel öten göçmen kuşlardır. Bu kendi küçük, gönlü yüce kuşlar; “Kim hangi yumurtan çıkmış?” sorgulaması yapmadan her tür yavruyu kanatları altına alarak ayrımsız; sever-besler-büyütür sonra da onları kendi kalıtsal mirasları ve kazandıkları yetileriyle özgürce yaşasınlar diye uçururmuş.
Yorumlar kapalıMerhaba; Her kişi; zamanla yorulur, yılar, duraksar ve güç kazanıp yenilenmek ihtiyacı duyar ya, ben de yorulmuştum. İşte bu gerekçeye sığınarak, 19 Mayıs’tan bugüne kadar “Dostça” blogda hiç yazı paylaşmadım. Sessizliğim uzun sürünce, pek çok dostum haklı olarak: “Ne var-ne oldu-ne oluyor?” diye aradı, sorguladı, kimileri azarladı bile! Sağ olsunlar……
Yorumlar kapalı“Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” ile okulların müfredatları değiştiriliyor. Bilgilerin sıkça değiştiği bir çağdayız, tabii ki müfredatlar değişecek, değişmelidir de. Ve bu değişim, geleceğimiz için çok önemli olduğundan hepimizi ilgilendirmektedir. İşte bu sorumluluğum nedeniyle, geçmiş yıllarıma bakıp hatırladım. 1968 Programı uygulandığı yıl ben de öğretmen olmuştum. Programı; okumuş, öğrenmiş ve derslikte…
Yorumlar kapalıEğitimciler, her konuda az-çok bilgi sahibi olması gereken kişilerdir. Okullarda her konuda az-çok bilgiyi de: ‘Hayat Bilgisi’ dersi kazandırır. ‘Hayat Bilgisi’; okula yeni başlayan çocuklara, üç yıl süre ile verilen bir dersin adıdır. ‘Hayat Bilgisi’, bazı lokantalarda: ‘Aşçı Tabağı’ adıyla servis edilen bir yemeğe benzer. O tabak içinde, her çeşitten…
Yorumlar kapalıHerkesin yaptığı gibi ben de kendimle baş başa kaldıkça bir başkasıyla paylaşmadan sadece içimdeki ‘ben’ ile konuşur, didişir, barışırım. Bu yargılayan, sorgulayan, suçlayan, aklayan, alkışlayan yöntemi her insan içinde yaşar ve kendine özel bir yol bularak uygular. İşte bu farklı yöntemler de eylem-söylem farklılığı yaratır, o insanın ‘iyi’ ya da…
Yorumlar kapalıTüm inançların kendilerine özel gün ve bayramları vardır. Bizde pek çok gün ile Ramazan ve Kurban Bayramı kutlanır. İki gün sonra Ramazan Bayramı. Dini bayramların kutlanışlarını hep düşünür çokça ‘niçin’ sıralarım. Niçin: *İnsanlar oruç tutar ve kurban keserler. *Herkes en yeni kıyafetlerini giymeye çalışır. *Çocuklara ‘bütçeye uygun’ yeni kıyafetler alınır.…
Yorumlar kapalıAlışılmış bir ortamdan, bilinmedik bir ortama geçiş yapan her canlının bazı ürkü ve korkuları vardır. Bunlar, hemen hepimizin yaşadığı, bildiği veya tanığı olduğu durumlardır. Bir canlının doğduğu anda çırpınıp ağlaması gibi. Ağlamayı belki bazı fiziki koşullar hazırlar, hızlandırır. Fakat bu ağlamanın ana nedeni; o canlının gelmiş olduğu korunaklı-güvenli ortamı araması…
Yorumlar kapalı