Yeni bir öğretmen olarak okula adım attığınızda, öğretmenler odasına girer girmez ortalığı karıştırmak ya da herkese takılmak gibi davranışlar kabul edilebilir değildir.
Öncelikle, meslektaşlarınızı tanımalı, nelerden hoşlandıklarını, neye kızdıklarını ve beklentilerinin neler olduğunu anlamalısınız.
Büyük bir sorunları, hastalıkları veya sıkıntıları olup olmadığını öğrenmek için de zaman gerekir. Bu nedenle, yeni bir öğretmen olarak öncelikle iyi bir gözlem yapmalı ve herkesi tanımaya çalışmalısınız. “Bir insanı tanımak, bir kitabı okumak gibidir; sabır ve zaman gerektirir.”
Yeni başladığınız okulda gözlem yapmak size hem ortamı hem de insanları tanıma fırsatı verecektir. Öğretmenler odasında oturup sadece dinlemek bile çok şey öğretir. Kimin neye güldüğünü, kimlerin hangi konularda konuşmaktan hoşlandığını, kimlerin biraz daha içine kapanık olduğunu gözlemleyebilirsiniz.
Örneğin, Ayşe öğretmen sürekli olarak öğrencilerinin başarılarından bahsederken, Mehmet öğretmenin daha çok spor faaliyetleriyle ilgili konuşmayı tercih ettiğini fark edebilirsiniz. Bu tür gözlemler, ilerleyen zamanlarda doğru kişilerle doğru konuları konuşarak sağlıklı ilişkiler kurmanızı sağlar. “Gözlem, bilginin ilk adımıdır.”
Belirli ve yeterli bir süre geçtikten sonra, meslektaşlarınızın duygu durumlarına göre hareket edebilir, onların huyuna suyuna göre konuşmalara dahil olabilirsiniz.
Zamanla, kimden yardım isteyeceğinizi, kime derdinizi dökebileceğinizi öğrenmiş olacaksınız.
Bir meslektaşınızın zor bir gün geçirdiğini fark ettiğinizde, ona destek olmak için nazik bir dille halini hatırını sormak, ona yardımcı olmayı teklif etmek ilişkilerinizi güçlendirecektir. Bu sayede, siz de zor zamanlarınızda kimlerden yardım isteyebileceğinizi öğrenmiş olursunuz. “İyi bir dost, zor zamanlarda belli olur.”
Mesleki anlamda da diğer öğretmenlerden faydalanmak istersiniz. Bu noktada, onların deneyimlerinden yararlanmak, ders işleyiş yöntemlerini, kullandıkları materyalleri ve öğrenci yönetimi konusundaki taktiklerini öğrenmek çok değerli olacaktır. Bunun için, açık ve samimi bir şekilde yardım isteyebilir, fikir danışabilirsiniz. Sormaktan, yardım istemekten korkmayın. Danışan dağı aşar, danışmayanın ne yaptığını biliyorsunuzdur.
Öğrenci motivasyonunu artırma konusunda Zeynep Öğretmen’in başarılı olduğunu duyduysanız, ondan tavsiyeler alabilirsiniz. Zamanla, siz de deneyim kazandıkça, kendi tecrübelerinizi paylaşarak diğer öğretmenlere yardımcı olabilirsiniz. “Bilgi paylaştıkça çoğalır.” Güzellikleri sadece kendiniz için saklamayın. Etrafa yayın ki her taraf güzelleşsin.
Öğretmenler odasında sevilen ve saygı duyulan bir öğretmen olmak için, başkalarına saygılı ve nazik davranmak çok önemlidir. Ortak alanların temizliğine dikkat etmek, toplantılara zamanında katılmak, ortak projelere gönüllü olarak destek vermek, sizi diğer meslektaşlarınızın gözünde değerli kılacaktır.
Ortak etkinlikler için, “Ben katılmıyorum, ortak işlerde yokum, beni karıştırmayın!” gibi ifadelerden uzak durun. Bu etkinliklerle aynı zamanda, okul içindeki sosyal faaliyetlere katılarak, öğretmenler arasındaki dayanışmayı güçlendirebilirsiniz. Unutmayın ve dikkate alın; saygı, sevginin temelidir.
Aşağıdaki açıklamalara dikkat ederseniz işinize yarayacaktır. Öğretmenler odasında, kimse hakkında dedikodu yapmamak en önemli kurallardan biridir. Dedikodu, güven ortamını zedeler ve sizin hakkınızda olumsuz bir izlenim oluşturur.
“Dedikodu, küçük zihinlerin işidir.” Hemen dikkat çekmek ve kendinizi öne çıkarmak yerine, ilk başlarda daha alçakgönüllü ve gözlemci bir tavır sergilemek daha iyidir. Kendinizi zamanla tanıtmak ve yeteneklerinizi göstermek için doğal fırsatlar bir şekilde çıkacaktır.
Yeni bir ortamda, her şeyi bildiğinizi göstermeye çalışmak, meslektaşlarınızın size karşı mesafeli olmasına neden olabilir. Bilgili ve deneyimli olsanız bile, diğer öğretmenlerin deneyimlerine ve bilgilerine saygı gösterin.
Öğretmenler odası, tüm öğretmenlerin ortak kullanım alanıdır. Eşyaları dağıtmak, ortak alanları kirli bırakmak, diğer öğretmenleri rahatsız edecek şekilde davranmak hoş karşılanmaz. “Ortak alanlar, ortak sorumluluk gerektirir.”
Her okulda farklı görüşlere ve kişiliklere sahip öğretmenler bulunur. Başkalarının çekişmelerine veya kişisel sorunlarına hemen dahil olmak, sizin tarafsızlığınızı kaybetmenize neden olabilir. Yeni bir öğretmen olarak, bu davranışlardan kaçınarak, meslektaşlarınızla sağlıklı ve yapıcı ilişkiler kurabilir, okul ortamına daha kolay uyum sağlayabilirsiniz.
Sonuç olarak, yeni bir okulda başarılı ve sevilen bir öğretmen olmanın yolu, sabırla gözlem yapmaktan, samimi ve saygılı ilişkiler kurmaktan geçer. Her bir meslektaşınızı tanımak, onların duygu durumlarına ve karakterlerine göre hareket etmek, yardım istemekten ve yardım etmekten çekinmemek, size bu yolda rehber olacaktır.
Unutmayın, öğretmenler odası, birbirinden farklı ama değerli hikayelerle doludur. Bu hikayelere kulak vermek, onları anlamak ve onlardan öğrenmek, mesleki yolculuğunuzda size büyük katkılar sağlayacaktır.
“Her insan bir hikayedir; dinlemeyi, görmeyi, görmek istemeyi ve anlamak istemeyi bilenler için.”
Kısacası öğretmenler odasında her an akıp giden hayatın her rengine denk gelebilirsiniz. Renkleri kendi tuvalinizde zamanla değerlendirebilirsiniz.
Siz renk biriktirmeye gayret edin. Farklı renkler, hikayeler, tarzlar size ait olan yeni bir insanı ve yeni bir öğretmeni şekillendirecektir.
Öğretmenler odası deyip geçmeyin hem eğitir hem öğretir hem de eğendirir.
Yazmayı seven biri. Okumak yazmayı; yazmak okumayı geliştirir. Yazdıkça ve okudukça dünyanın daha da iyi olacağına inanan birisi. Ayrıntıların önemli olduğunu fark etmeye gayret eden birisi. Güller diyarının bir kazasında dünyaya gelen yazarımız evli ve iki çocuk babasıdır. Öğretmenlik hayatına devam etmektedir. Eğitime, teknoljiye, kitaba, okumaya, okutmaya ve hayata dair yazılar kaleme alma gayretindedir.