Laik kesimin sürekli üzerinde durduğu “tek adam” veya bir diğer deyişle “diktatör” korkusunun pek tabii sosyal ve siyasal alanda gerçekçi sebepleri mevcut. Bir taraftan AKP’nin kurumsallaşma yönündeki eksikliği, öte taraftan Erdoğan’ın iktidara geldiği yıllarla kıyaslanamayacak ölçüde gücü ve otoriteyi kendi şahsı üzerinde belirginleşen bir merkezde topladığı inkar edilemez bir gerçek.…
Yorumlar kapalıKategori: Psikoloji
Laikliğin salt muhafazakar düşünce yapısına karşı konumlanmış bir anayasal düzen mantığından çıkması kolay olmadı. Hemen her iktidar partisi uzunca bir müddet, önce bu sakat fikir yapısı içerisinde kendi meşruiyetini ispat etmek zorunda kaldı. Seksen küsur senelik devlet mekanizması, askeriyle ve yargısıyla sizi bu “çağdaş” konumda görene kadar kiracısından memnun olmayan…
Yorumlar kapalıBirçok şey sığdırabiliyor insan, kısacık ömrüne. Kimler girip çıkıyor, açtığımız ömür kapısından. Ne çok insan tanıyoruz ve ne çok benlikler. Her ne kadar etrafı acı ile de çevrilse, içinde bulunan hayalleri hep tatlıdır hayatın… Sanki sonsuz bir bahçenin, ulaşamadığımız diğer tarafı gibi. Ne de olsa bu bahçenin bir de bahçıvanı…
Yorumlar kapalıSon günlerde sokak hayvanları ile ilgili çıkan haberlere bakarken insanlığımdan utanır oldum. Sokaktaki hayvanları zehirleyip, öldürmek nedir? Veya akla gelmeyecek işkenceleri, masum bu canlara reva görmek nedir? Ne çabuk unutuyoruz dinimizin ve insanlığın gereği olan “merhametli” olmayı. Hayır anlayamadığım şey, bu kadar akla gelmeyecek işkenceleri yapabilen insan olabilir mi? Kimi…
Yorumlar kapalıFarkında değiliz belki ama tarih boyunca hiç olmadığı kadar hızlı bir sosyal dönüşüm yaşıyoruz aslında. Orta Doğu ve Müslüman coğrafyalarda kısa sürede olup bitenler esasında takip edenler için bile baş döndürücü bir hızla değişiyor, farklılaşıyor. Arap dünyasında estirilen sahte bahar rüzgarı, Orta Doğu’yu bataklığa çevirmiş durumda. Irak’ta on yıldan fazla…
Yorumlar kapalıSevmek denince ne geliyor aklınıza? Sevmek hem karşılık beklemeden hem hesapsız hem de yürekten denir ya, işte gönlünü açtığına bağlanmaktır körü körüne. Ne filmlere konu oldu, ne şiirlere söz oldu. Ne yürekler yaktı öylesine. Şarkılar onsuz anlamsız, hissiz ve yapayalnız. Bu kadar büyük ve güçlü bir duyguyu hak edebiliyor muyuz?…
Yorumlar kapalı