"Enter"a basıp içeriğe geçin

Yazar: Emin Toprak

Bingöl-Kiğı- Zeynelli Köyü’nde 19/03/1950’de doğdum.
Köyümde İlkokul (1957-1962)
Erzurum Yavuz Selim İlköğretmen Okulu (1962-1968)
İstanbul Atatürk Eğim Enst. Eğitim Bölümü (1973-1977)
ve Marmara Ün. PDR bölümü Lisans tamamlama...

5 yıl İlkokul Öğretmeni,
16 yıl Rehber Öğretmen,
19 yıl Eğitim Müfettişi olarak
Toplam 40 yıl çalıştım.
2013 yılında emekli oldum.

Emekli Matematik öğretmeni eşimle birlikte İstanbul’da oturmaktayız. 2 çocuk ve 2 de torunumuz var.

https://etoprak1950.blogspot.com/

Blogumda DOSTÇA yazılar yazıyorum.

SOSYAL PSİKOLOJİ

Psikoloji ve sosyoloji benzer amaçla insanlığa hizmet üreten iki bilimdir. Bu alanlarda çalışan psikolog ile sosyologların görevi: birey ve toplum yaşamını iyileştirmektir. Psikologlar, bireyin duygusal-sosyal tepkimelerini inceler, kişide farkındalık yaratılır. Sosyologlar ise toplumdaki tüm birey, kültür, örgüt, kurumların sosyal davranışlarını inceler, yaşamsal kolaylıkları araştırırlar. Savaş ve çatışmalar, büyük toplumsal sorunlar…

Yorumlar kapalı

“Ya hep beraber ya hiçbirimiz!”

Bizim kuşağa ’68’liler deseler de kendimi daha çok ’78’li olarak düşünürüm. O yıllarda gençler demokratik-bağımsız bir ülke istiyor ve çok fazla kitap okuyordu. O yıllarda da şimdiki gibi solcu-demokrat-yurtseverler için: “Ya hep beraber ya hiçbirimiz” ortak slogandı. Ve o yılların devlet politikasına göre: ‘komünizm’ en büyük tehlike veya hastalık sayılıyordu.…

Yorumlar kapalı

Bitti bitti bitmedi…

Bugünlerde her yurdum insanı gibi ben de çokça yaşamsal sorun ile yatıp kalkıyorum. Bu sorunların hangisine dokunsam çığlık duyuyor, ve o çığlıklara ortak oluyorum. Ve günlerdir bu çığlıkları hemdert olanlar için dillendirmek isteğiyle masaya oturuyor. Fakat klavyenin tuşları donuk ve yazmıyordu. Bu da beni neyi-kime-nasıl diyeceğini bilmeyen kararsız birisi yapmıştı.…

Yorumlar kapalı

ŞEKOK

O, yaz-sonbahar aylarında haftada bir bazen iki kez köyden kasabaya yolcu götürüp getiren minibüsten inmiş ve köy içine girmeden, rüyalarına sık sık giren Peri Suyu vadisine doğru yürümüştü. O, 12 yaşında bir çocukken ayrıldığı bu topraklara; çocukları büyüyüp, torunları olduktan yıllar sonra, deneyim ve tanıklıkları çoğalmış yaşlı biri olarak gelmişti.…

Yorumlar kapalı

MEB ile DİYANET

TBMM, ‘Aralık’ ayı bütçe görüşmelerinde çok hareketli günler yaşar. ‘Atanmış bakanlar’; kendilerinden habersizce hazırlanan, sınırları belli olan ‘değiştirilemez’ bütçelerini alarak TBMM’ye gelirler. Yasa gereği: bu bütçenin TBMM görüşülüp onanması gerekiyormuş. Zaten, meclisteki sayısal çoğunluk, bu bütçenin ‘değiştirilmez’ olduğuna inanmıştır. Zaten, muhalefetin ‘seçilmiş’ vekilleri etkisiz-yetkisiz kalmıştır. Muhalif vekillerin kimileri: üzgün-gergin-mahcup-utangaç olsa…

Yorumlar kapalı

Bir yerde yoksulluk varsa…

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)’in enflasyon verilerini hangi kıstaslara göre belirlediğini sakladığı gibi, asgari ücretle çalışanların sayısını da ‘sır’ gibi saklıyor. Fakat çeşitli araştırmalar; ülke çapında asgari ücret ve civarı ücretle çalışanların yüzde 50’si, özel sektör ise bu oranın yüzde 70,4 olduğunu gösteriyor. Sevgili okurlarım; Her yılın Aralık ayında gelecek yılın…

Yorumlar kapalı

KOMŞULUK

Komşuluk, birbirine selam vermek, el uzatmakla başlayan en eski bir insanlık değeridir. Komşuluk bugüne gelinceye kadar pek çok toplumsal süzgeçten geçmiş, çokça deneyimle test edilmiştir. Bu insani ilişki; komşu aileler, mahalle, köy, kent sırasını izleyerek başka ülkelere uzanarak evrenselleşir. Bunun için her toplumun; masal, destan, öykü, roman, şiir, türkü, şarkısına…

Yorumlar kapalı

Bariyerler Kimi Koruyor?

Fiziki olarak zarar görmeden, acı çekmeden güven içinde yaşamak her canlı gibi her insanın temel duygusu ve hakkıdır. İnsanlar kendilerine yaşanacak ortam sağlamak için doğanın güç ve zıtlıkları ile sürekli mücadele ederler. Birbirleriyle de duygularını paylaşır, tartışır, yarışır, empati yapar ve “Daha güvenli bir yaşam” uğruna nice bedel öderler. Kısacası…

Yorumlar kapalı

Bebek ve Çocuk Çığlıkları

Pek çok kişi gibi ben de zor günlerin ikileminde kalmış karasız biri olarak, kendimle didişiyorum. Günlerdir, bir yanım: “Haksızlıkları gör-duy-oku-düşün-yaz!” Bir yanım ise: “Çık sokağa hesap sor, bağır çığlık at!” Diyor. Ben ise olanları: görüyor, dinliyor, araştırıyor, okuyor ve iç çığlıklarıma ses vermeden susup otuyorum. Susmak niye? Görmek, duymak, okumak,…

Yorumlar kapalı

“Osmanlı’da Oyun Bitmez”

Çok ağır sosyal-ekonomik sorunlarla kışa girmek üzere iken; 1 Ekim’de TBMM’de yaşanan olay herkes için ‘şok’ oldu. Ve bu konu her; ev, köy, mahalle, meydan, ekran, eli kalem tutan-tutmayan genç-yaşlı-herkesin konuştuğu ve çokça ‘acaba!’ sıraladığı günleri başlattı. Konuyu: MHP lideri Sn. Devlet Bahçeli, DEM Partililerin oturduğu sıralara giderek selamlaşması-tokalaşması başlatmıştı.…

Yorumlar kapalı