Siyaset bilimcileri, doğu siyasetinin şark kurnazlığı üzerine temellendirilmiş olduğunu çok iyi tespit etmişlerdir.
Orta doğu siyaseti, geleneksel ve muhafazakâr bir kültür üzerine kuruludur. Yıllarca böyle devam ede gelmiştir.
Ortadoğu liderleri, halkı ya korkutarak ya da halkın elinden zorla alınmış hak ve özgürlükleri, halka karşı bir tehdit ve şantajla, yıllarca halka pazarlamaya çalışırlardı. İnsanlar korkutulduğu, sindirildiği ve baskı altında tutulduğu için seslerini çıkaramıyorlardı. Sesini yükselten kim olursa olsun, vatan haini, dinsiz lafını yemeye başlıyordu.
Tabii ki, insanlar, sahip olduğu tüm hak ve özgürlükleri, muktedirlerce kendilerine verilmiş bir lütuf olarak görüyorlardı.
Muktedirlerce, bunun toplumdaki karşılığı iyi hesap edildiği için, insanların sahip oldukları tüm hak ve özgürlükler, halka belli vaatler karşılığında pazarlanmaya ve satılmaya çalışılıyordu.
Bu liderler, toplumu belli bir süreliğine, lütuf ve ulufelerle yönetmeye çalışmaya devam ediyorlardı. Ta ki, ülkelerin büyük çoğunluğunu oluşturan halk kitleleri ülkede siyasetin, ekonominin, hukukun ve diğer alanların çıkmaza girdiğini görüp tepkisini ortaya koymaya başlayana kadar…
Bu liderler iktidarlarını ve legal görünümlü illegal yollarla kurmaya çalıştıkları ve aile boyu devam etmeyi arzuladıkları saltanatlarını tehdit altında görmeye başladıkları zaman, avazları çıkana kadar sokaklarda halkını korkutmaya başlıyorlardı. Ondan sonra, halkını dış güçler, iç güçler türünden korkutmaya başlıyorlardı.
Fakat gözü ve kulağı bağlı garibim halk keşke hakikatleri görseydi ve duya bilseydi. Ne cevap vereceğini vicdanında hesap ederek tepkisini koyacaktı. Maalesef öyle fırsat ve imkânları da bulunmuyordu.
İnsanlar gerçekleri duyduğu ve gördüğü zaman muktedirlerden başka iç düşman ve dış düşman göremiyorlardı. Karşılarındaki kişilerin birer vatan haini olduklarını öğrendiklerinde, artık iş işten geçiyordu.
Garibim halk şunu çok iyi bilsin ve görsün ki; bu muktedirler sizlere vatanseverlik türküleri söyler, ilahiler okur. Haberiniz olmadan da, sizleri korkuttukları düşmanlarla aynı yatakta sevişip, altın kadehler eşliğinde aşk şiirleri okur. Düşmanın vaftiz edilmiş suyu ile de boy abdesti alır.