"Enter"a basıp içeriğe geçin

Oturduğu apartmanı satın almanın sırrını çözmüş bilinçli vatandaşın kısa hikayesi

Bizim memleket hikâye üretim merkezi gibi. 
Romanya üzerinden gelip sekiz on gün misafir kalacak soğuk ama güzel bir Aralık gününde yine bir hikaye çıktı karşıma.

Sokakta pikabıyla patates, soğan satan adama bir apartmanın 3 katındaki başka bir adam: “patates ne kadar?” diye soruyor.
Satıcı: “7 kilo 10 lira” diye cevap veriyor.
Zeki müşteri: “8 kilo 10 olsun”.
Satıcı: …….. (4-5 saniye bekliyor)
“Olsun abi” derken başlıyor poşetleri hazırlamaya… Ne de olsa araba dolu, sürümden kazanacak. Benzinin varil fiyatının düşüşünün etkisini göstermediği ülkede vergi ödemeden, zabıtaya yakalanmadan, emek maliyetle bu soğukta akşamı bulmadan arabayı boşaltmak yeterli olacağından fazla düşünmedi. Hem bu soğukta pazarlıkla müşteriyi markete kaptırmak da iyi olmazdı. Matematik profesörü olduracak bu hesapları tecrübe kitabına yazmış işportacının yanından geçerken adama : “10 kilo 10 lira desen, hani bunun hediyesi deyip 11 kilo ister” dedim.
Adamcağız, kısa süre içinde ne dediğimi anlamaya çabalamakla patatesleri poşetlere doldurmayı bir arada yapmaya çalışırken yoluma devam ettim.

Bilinçli tüketici apartman sakinimiz mutfak ihtiyacını karşılayarak hem kadınların “alanına” girmiş oldu kendince hem de o paralarla oturduğu apartmanı satın alacak servetin şifresini verdi bana.

Oturduğum evi satın almak için kolları sıvayamam ama kuruş ve liraları biriktirmeye başlayabilirim artık.

Memleketimden Hayat Hikayeleri

Famin