Sokakta kimi çevirip sorsanız “Demokrasi istiyor musun?” diye, kimse istemiyorum demez. “Bunun için çaba harcıyor musun?” diye sorsanız, omuz silkeleyip giderler…
Sen ben değilsek, kim koruyacak bu demokrasiyi? Demokrasi, kendisini korumak zorunda olduğunu insanlık tarihinden öğrenmiştir. Yine demokrasi, aslında hukuk sistemini kurmak, anayasal düzeni sağlamak olduğunu da insanlığa öğretmiştir. Dikkat edilirse Avrupa birliği de tarama sürecini ortaya koyarken, bir sistemden söz etmektedir. Fakat Türkiye’de ya da başka bir ülkede var olan sistemlerde, kendisinin bugüne değin geliştirmiş olup olmadığını biraz araştırdım. Hep bir Başkanlık sistemi, Şeriat ve Monarşik bir sisteme giydirilmeye çalışıyoruz. Neden var olan demokrasiyi korumuyoruz, parlamenter sistemimizi güçlendirmiyoruz. Ve anlaşıldı ki demokrasiden uzaklaşıyoruz. Ülkeyi şaha kaldıracak olan bir sistem vardı sahi ne oldu o sistem?
Hep söylenir: “Hukuk bir gün herkese gerekli olabilir.” Yaşam ilginçtir, neyle ne zaman karşılaşılacağı hiç belli olmaz. Yargı bağımsızdır, ama bu sözde kalıyor. Hukuk mülkün temelidir. Yani devlet kendini yasalarla korur. Çok dikkat edilmesi gerekir, ne demokrasi ne de hukuk sistemi lastiktir. Çekiştirmeye gelmez. Bir gün koparsa altında herkes kalacaktır. Bunun bilincinde olmayan birçok insan var. Tek bir açıklaması olabilir: Demokrasiyi istemiyoruz.
Türkiye’nin siyasi sistemini tanımlayın, açıklayın diye birisi sorarsa verecek yanıt bulmakta zorlanırız. Neden?
Demokrasinin tanımını aşağı yukarı hepimiz halkın yönetimi olarak yaparız. Genel kabule göre doğrudur. Yine herkesin itiraz etmeden ifade ettiği de demokrasinin araç değil amaç olduğudur. Gel gör ki, şu zaman düşünceye göre önemli olan sayısal çoğunluk. Yani oy çoğunluğu onların elindeyse istedikleri her şeyi yapabileceklerinin sanılmasıdır. Çünkü onlar, seçilmiş padişahlar olarak saltanat sürmeye hevesliler ve bundan da vazgeçmek gibi bir düşünceye sahip değiller.
Demokrasi bir kültürdür ve yaşanılarak öğreniliyor. Bizim için işin zorluğu da burada başlıyor. Çünkü demokrasi göz ardı ediliyor ve istenilmiyor.