Saklandığı yerden çıkmak için can atıyordu. İçinde bulunduğu dolap yıllardır biriktirdiği nem ve küf kokusunu bir anda yüzüne boca etmişti. Kapı tutamaçının vidası için açılmış küçücük delikten boyası kalkmış, yer yer çatlamış duvarın, küçücük bir bölümünü görüyordu. Ara sıra görüş alanına giren sakallı adam belli ki odayı bir baştan bir…
Yorumlar kapalıKategori: Genel
Ülkemizin yıllardır en büyük sorunu nedir diye soracak olursanız tereddütsüz eğitim sorunu derim. Yaptığım bir dizi makale okumasından sonra bizdeki eğitim kavramının kökeninin eğmek/bükmek anlamına geldiğini öğrenmiş bulunmaktayım. Kelime manası eğmek ve/veya bükmek olan eğitim anlayışından hangi başarılı sonuçları elde edebilirsiniz ki? İşin bu vahametine rağmen kendini yetiştiren pırıl…
Yorumlar kapalıÜstüne çektiği yorganın altında üşümekten bir hayli yorgun düşen bedeni kendini uykunun tatlı sarhoşluğuna bırakınca, ruhu yeni bir seyrülsefere daldı. Zorlu, dikenli yollardan geçerek ulaştığı çıkış kapısı dev kayalar ile kaplıydı. Açmak için tüm gücünü harcamasına rağmen kayadan bir toz koparmayı bile başaramamıştı. Edip çaresizliğin verdiği usançla kayaların dibine çöküp…
Yorumlar kapalıKapıyı hızlıca açtığımda, kapının önünde durmakta olan beyaz renkli kediyi ürküttüğümü fark ettim. Kedi gözlerini gözlerime dikip, bir sonraki hareketi için tetikte beklerken, bense onu ürküttüğüm için çok üzgündüm. Elimde tutmakta olduğum beyaz spor ayakkabılarımı yere bırakmakta tereddüt ediyordum. Kış mevsimi başlayalı beri giymediğim bu spor ayakkabıları raftan almak için…
Yorumlar kapalıYaratıcı’nın, insanı yeryüzüne temsilci olarak gönderdiği gerçeğine bir dokunuş, Yaratıcı, dünyanın tüm nimetlerini insanların hizmetine sunduktan sonra izlemeye başladı. İnsan yeryüzünde çoğaldı. Çoğalan insanlar birbirlerine tahammül edemedi. Biri diğerini kıskandı. Öteki berikini çekemedi. İnsan, Yaratıcının kalplere koymuş olduğu sevgiyi işleyemedi. İnsanın içindeki sevgi azaldı. Düşmanlık, kin ve nefret arttı. Yayıldı…
Yorumlar kapalıDerin nefes alıp verirken zaman akıp gidiyor. Sevdiğimiz insanlar değer verdiğimiz hayatımız cehennem oluyor kimi zaman. Hassas bir tartı da tartılması zor bir ürün gibi düşünelim öyle işte. Meraklısı değilim bu havaların ama kış ayını da seviyorum. Geçen bizim hop geçidi tıkandı, yolda kaldım/kaldık. Onlarca araç, yüzlerce insan mahsuruz…
Yorumlar kapalıNeriman Hanım, gözlerini izlemekte olduğu televizyondan ayırmadan elindeki elmayı soyuyordu. Kocası Kadir Bey öldü öleli evindeki hatta koca dünyadaki tek arkadaşı olmuştu bu televizyon. Neriman Hanım toz beziyle odaya girdiğinde Kadir Bey koltukta uzanmış, her gün saatlerce elinden bırakmadığı Günlük gazetesinin dördüncü sayfasını okuyordu. Göz ucuyla Neriman Hanım’a baktı.…
Yorumlar kapalıSabahın ayazında elinde sakız kutusu, Fırından yeni çıkmış simidin taze kokusu, Gözleri mahmur yeni uyanmış anlaşılan, Yeni çıkmış derme çatma barakalarından. Çok olmamış aslında babaları öleli, Fakat insanlık ölmüş asırlardan beri, Zehra’nın hayatı bir insanlık trajedisi, Abi bir sakız… Abla bir sakız… Israrına bakan dilenci misin diye kızar. Bağlasan o…
Yorumlar kapalıİçerisinde ne olduğunu kimsenin anlamadığı garip elektronik cihazlarla dolu büyükçe bir torbayla yürüyordu adam. Merhaba dedikten sonra cebinden bir kağıt çıkarıp, karşısında duran kişiye gösteriyordu. Karşısındakinin yüzünde beliren memnuniyet adamı ziyadesiyle mutlu ediyordu. Torbasından çıkardığı garip aleti yanında durmakta olan kişinin koluna taktıktan sonra bir şeyler söylüyor ve yoluna devam…
Yorumlar kapalıKraliçe Elizabeth İngiltere’nin 15 ve 16 yüzyıllarında en heybetli yöneticidir, buna rağmen bencil ve övülmeye muhtaç olduğunu bilen hisseden kraliçedir. Kırk yıla yakın hizmet verip hayattan son nefesi alıp vermiştir. Bana göre o tarihten bu tarihe tekerrür eden çok şey söz konusu. Yalnız parantez açalım zaman ve mekan kavramı…
Yorumlar kapalı