"Enter"a basıp içeriğe geçin

Dünden Bugüne Meral Akşener’in Siyasi Hayatı

24 Haziran’da yapılacak ilk defa uygulanacak olan Cumhurbaşkanlığı Seçimleri’ne 100 bin imzayla aday olacağını açıklayan Meral Akşener 2015 yılının sonunda MHP’deki kurultay talebinden beri çok konuşuluyor. Kurultay talebi gerçekleşmeyince İYİ Parti’nin kurucu genel başkanı olan Akşener’in politika macerası bununla sınırlı değil. İşte 1994’den bugüne Meral Akşener’in siyasi yaşamı…

1994 – Doğru Yol Partisi’nde siyasete başladı

Bu yıl Doğru Yol Partisi’nde siyasete başlayan Meral Akşener, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkan adayı oldu. Oy oranı yüzde 19’da kaldı ve seçimi kaybetti.

1995 – Akşener ilk kez Meclis’te

Tansu Çiller’in Genel Başkanlığı’nı yaptığı DYP’nin “Kadın Kolları Başkanlığı”nı yaparak bu partide aktif siyasete başladı. Meral Akşener ve bu görevi bir yıl sürdürdü.Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) ise ilk kez 1995 genel seçimlerinde DYP milletvekili olarak girdi.

1996 – İlk kadın içişleri bakanı

Necmettin Erbakan’ın başbakanlığını yaptığı 28 Haziran 1996 tarihinde Refah Partisi (RP) ve DYP koalisyonunun oluşturduğu 54. Türkiye Hükûmet’te 3 Kasım 1996’daki Susurluk kazası sonrası İçişleri Bakanlığı görevinden istifa eden Mehmet Ağar’ın yerine İçişleri Bakanlığı görevini üstlenerek içişleri bakanı oldu. Akşener, Türkiye’nin ilk ve bugüne kadarki tek kadın içişleri bakanı olma unvanını da elinde bulunduruyor.

1997 – “Söyleyin o kadına, onu yağlı kazığa oturturuz”

28 Şubat sürecinde İçişleri Bakanı Akşener askerlere karşı mücadale etti. Askere karşı sert muhalefetine karşı asker tarafından ‘‘Söyleyin o kadına, gelirsek bakanlığın önünde avanesiyle beraber yağlı kazığa oturturuz’’ diye haber gönderdiği iddia edildi. Akşener iddiaları doğruladı. Daha sonra 2013 yılındaki 28 Şubat Davası’nda  emekli Orgeneral Çetin Saner bu mesajı kendisinin gönderdiğini itiraf etti.

1997 – “Ermeni dölü” tartışması

Susurluk Skandalı’nın gölgesinde başladığı görevindeki en önemli çıkışı mecliste PKK lideri Abdullah Öcalan için ‘Ermeni dölü’ demesi oldu. Peşinden bu sözleri nedeniyle özür diledi ve “Ben Türkiye’de yaşayan Ermenileri değil, genel olarak Ermeni ırkını kastettim” cümlesini kurdu. Bu açıklaması çok tartışıldı.

1998 – Alaattin Çakıcı’ya yardım iddiası

Türkiye’nin haber alma servisi MİT, firarda olan suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı’nın yerini tespit etmişti. Ancak operasyondan hemen önce Alaattin Çakıcı’nın ses kaydı basına sızdı. Ses kaydında, Alaattin Çakıcı, Meral Akşener’in yakalanmadan önce kendisine yerini değiştirmesi için mesaj gönderdiğini iddia ediyordu. Bu kayıt çok konuşuldu.

1999 – Son kez DYP’den milletvekili

Meral Akşener biten bakanlık görevinden sonra 1999 yılı genel seçimlerinde “DYP İstanbul Milletvekili” olarak tekrar meclise girdi. Bu Doğru Yol Partisi’ndeki son milletvekilliğiydi.

2001 – Ak Parti’nin kuruluşunda Akşener

Akşener DYP’den istifa etti. Necmettin Erbakan’dan kopan “yenilikçiler” grubuna katıldı. Yenilikçiler bugünkü Ak Parti’nin kurulma aşamasıydı. Hatta bu süreçte Recep Tayyip Erdoğan’ın Karadeniz gezisine eşlik etti. Akşener o dönem gazetelere verdiği demeçte “Geçmişte ülkücüydüm ama bundan zerre pişman duymuyorum. Artık kendimi demokrat kanadı öne çıkmış bir birey olarak tanımlıyorum” dedi. Ancak 4 ay sonra Erdoğan ve arkadaşları tarafından hayal kırıklığına uğratıldığını söyleyerek bu oluşumdan ayrıldı. Gerekçesi ise “Ben onları yenileşti sanmıştım. Ama Milli Görüş çizgisini sürdürüyorlar” şeklindeydi. Akşener daha sonra bu olayı söyle açıkladı “O zaman bana kurulacak partinin (AKP) genel başkan yardımcılığı ve sonrasında iktidar olduğu takdirde başka önemli görevler de teklif edildi ama ben ‘ilke’lerim sebebiyle bunu kabul etmedim…” O dönem Erdoğan, Akşener’in gidişi hakkında “Bu bir tercihtir. Bir ikna gayretim olmadı” şeklinde konuştu

2001 – Milliyetçi Hareket Partisi’ne geçiş

Akşener AKP’nin kurulum sürecinden ayrıldıktan yaklaşık 3 ay sonra MHP’ye geçti. Partideki ilk görevi Devlet Bahçeli’nin başdanışmanlığıydı. Bu katılım sürpriz olmadı. Akşener’in abisinin uzun yıllar MHP Kocaeli İl Başkanlığı yaptığı bilinen bir gerçek. DYP’de siyaset yaptığı süreçte de genel başkan Tansu Çiller’e ülkücü olduğunu söylediği Sabahattin Önkiraz tarafından yazılmıştı.

2004 – MHP’den İstanbul Büyükşehir Belediye başkanı adaylığı

MHP, 2004 yerel seçimlerinde Türkiye’nin en büyük kenti İstanbul için Akşener’i belediye başkanlığına aday gösterdi. Bu seçimde %16.5 oy alarak başarısızlığa uğradı.

2007 – 2015 – İki dönem meclis başkanvekilliği

2007 Türkiye Genel Seçimlerinde de”MHP İstanbul Milletvekili” olarak meclise girdi. Ayrıca MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin de Başdanışmanı idi.En son 1968 yılında Cumhuriyet Halk Partisi’den (CHP) Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanvekili seçilen Muş milletvekili Hayriye Ayşe Nermin Neftçi’den sonra 10 Ağustos 2007 tarihinde Güldal Mumcu ile beraber TBMM başkanvekilliği görevine seçildi. Devamında 2011 ve 2015 seçimlerinde MHP milletvekilliğini sürdürdü.

2015 – MHP’de kurultay talebi

7 Haziran seçimlerinde yüzde 16,45 oy alarak 80 milletvekili çıkaran MHP 1 Kasım seçimlerinde oyu 11,93’e geriledi, milletvekili sayısı da 41’e düştü. 7 Haziran 2015’te yine MHP’den aday gösterildi ancak 1 Kasım 2015 seçimlerinde liste dışı kaldı. Kasım seçimlerinde MHP’nin oy oranının düşmesi üzerine kurultay talebinde bulundu. Uzun süren yargı sürecinin ardından mahkeme olağanüstü kurultay için tarih belirledi ancak MHP bu kararı tanımadığını ilan etti. Eylül 2016’da partiden ihraç edildi, dava açtı ve Aralık 2016’da mahkeme tarafından onanan ihraç kararı kesinleşmiş oldu.

Temmuz 2016 – Akşener FETÖ’cü iddialarıyla karşın karşıya

15 Temmuz Darbe Girişimi’nden sonra Meral akşener FETÖ’cü olmakla suçlandı. Devlet Bahçeli de bu konuda sessiz kalmadı: “15 Temmuz’daki bildiride ‘Yurtta Sulh Cihanda Sulh’ ifadesi öne çıkıyor. Hanımefendinin neredeyse her toplantısında ‘Yurtta Sulh Cihanda Sulh’ ifadesini kullanıyor olması tesadüf olamaz”. Akşener katıldığı bir televizyon programında iddiaları sert bir dille yalanladı. Akşener daha sonra bir mitinginde “

Nisan 2017 – “Başkanlığa Hayır” kampanyası

Nisan ayındaki “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi”ni içeren anayasa değişikliği referandumu sırasında ‘Hayır’ için kampanya yürüttü ve başkanlık sistemini “çağ dışı ve ucube” olarak nitelendirdi. Akşener ayrıca MHP’den ayrılan bazı muhalif isimlerle birlikte yeni bir siyasi parti kuracağını açıkladı. Akşener’in eline yaktığı ay ve yıldız desenli kınası bu süreçte sembol oldu.

25 Ekim 2017 – İYİ Parti’nin kuruluşu

Akşener’in önderliğindeki bu yeni siyasi oluşumla ilgili ayrıntılar son dakikaya kadar sır gibi korundu. “İYİ Parti” ismi ve “Türkiye İYİ Olacak” sloganıyla kurulan bu siyasi partide genel başkan Meral Akşener ile birlikte Koray Aydın, Yusuf Halaçoğlu, Nuri Okutan, Ümit Özdağ gibi esk, MHP’li isimler de yer alıyor. “Türkiye İYİ Olacak” sloganıyla kurulan partinin cumhurbaşkanı adayıysa henüz kurulduğu günden Meral Akşener olarak açıklandı.

12 Ocak 2018 – “7 göbek sülalemde FETÖ’cü bulursanız politikayı bırakıyorum”

İYİ Parti genel başkanı Akşener: “Bana Fetöcü dediler. Geçtim beni, çoluğumda çocuğumda, yedi göbek sülalemde bir FETÖ’cü bulun, huzurunuzda ilan ediyorum politikayı bırakıyorum. Benim FETÖ’cü olduğuma dair elinde tek bir kanıtı olan varsa, onu savcılığa teslim etmeyen varsa, şerefsizdir, alçaktır”

1 Nisan 2018 – Akşener yeniden İYİ Parti genel başkanı

Olası erken seçime girebilmek için partinin birinci olağanüstü kongresi Ankara Arena’da yapıldı. Katılımın yüksek olduğu görülen kongre hiçbir televizyon kanalı tarafından yayınlanmadı. Akşener geçerli oyların hepsini alarak yeniden İYİ Parti genel başkanlığına seçildi.